Türkiye’nin orta gelir seviyesindeki ülkeler kümesinden kurtularak yüksek gelir seviyesindeki ülkeler ligine yükselmesi için komodite olmayan, fiyatını rekabet mekanizmaları ile piyasanın belirlemediği, yeni ve yenilikçi (inovatif) ürünler üretmesi lazımdır. Kamu yeni ve yenilikçi ürün geliştirme faaliyetlerini desteklemektedir. Bu insiyatifler nedeniyle Türkiye’nin ArGe harcamalarının GSYH’ya oranı 2015 yılında 0,88 iken bu oran 2016 yılında 0,94’e yükselmiştir. Bu desteklerin sonucu olarak Türkiye’nin ihraç ettiği ürünlerin kg fiyatı 2016’daki 1,27$ seviyesinden 2017’de 4 yılın ardından ilk kez yükselerek 1,28$’a yükselmiştir. Güney Kore ve Almanya gibi ülkelerde bu gösterge 3-4 $/kg civarındadır. Görülüyor ki daha çok yolumuz vardır.
Kamu’nun ArGe destekleme insiyatifleri gün geçtikçe daha çok şirketi ArGe ve Tasarım Merkezleri kurmaya yönlendirmektedir. Firmaların Tübitak ve Avrupa Birliği destekli, ortaklı projeler başlatmaları ve yürütmeleri ArGe pratikleri için önemli bir adımdır.
Yapılabilir (feasible) projeler ürüne dönüştürülmeye çalışılmalı ve endüstriyelleştirilmelidir. Diğerleri yolun başında durdurulmalı, bunlar için kaynak harcanmamalıdır. Finansal fizibilite kadar teknik fizibilite ve pazar fizibilitesi de önemlidir. Yani, yenilikçi ürün gerçekleştirme süreci şirketin tüm ana departmanlarının katıldığı bir süreçtir. Ancak bu metodolojiler gözetildiğinde ortaya çıkan ürün farklı olacak ve yüksek katma değeri ile firmaya can suyu ve ülke ekonomisine kazanç olacaktır.
28 yıllık ArGe deneyimi ile Artesan, doğru ArGe yapılandırmalarında firmalara yol göstermektedir.
43 yorum